Kimi belediye otobüsüyle, kimi belediye çöp kamyonuyla, kimi belediye kepçesiyle eskiden çerçiciler gibi cadde sokak gezerek, korona virüsten dolayı dışarı çıkamayanlara sözüm ona moral ve destek veriyor…
Yahu Allah aşkına herkesin evinde bir dolu müzik aleti var, ister davul dinler, ister zurna çalar ister göbek atar. Bu iş size mi kaldı. Bu çağda çoğunluğun evinde interneti var, görüntülü konuşma, tele konferans, konferansa katılma, konser izleme ve buna benzer birçok etkinliğe ulaşabilen bir toplum var…
Sahi siz hangi çağda yaşıyorsunuz da Malatya’nın prestij caddelerinde gezerek davul zurna çalma yarışmasına giriyorsunuz…
Sizin asli göreviniz bu mu Allah aşkına? Zaten insanlar evlerinde olduğu süre zarfında başkaca imkânları olmadığından dolayı müzik dinleme, film izleme gibi birçok sosyal faaliyette bunuyor. Bu yazdıklarım bir kişisel kanaat değildir, konu-komşu, akraba, telefondan görüştüğüm insanların bir serzenişi. Bizim sorumluluğumuz ise bunları dile getirmektir, dilimiz döndüğünce…
Bütün belediyelerimizin dillerine pelesenk ettiği israf meselesi burada da geçerlidir efendim. Gösterinin, gösterişin sergilenmesinde kullanılan insan kaynağı ve araç kaynağı da bir ekonomidir….
Lütfen görevinizin başına dönünüz. Lütfen asli olan işleriniz başına dönünüz. Lütfen İstanbul’u aslına, ruhuna, tarihine göre yeniden ihya eden, inşa eden Recep Tayyip Erdoğan belediyecilik anlayışına dönünüz. Dönemezseniz Vallahi, Billahi, Tallahi millet size sırtını döner…
Selametle kalınız efendim…
